
[Tarihsel olarak sosyoloji, ilkin ulus-devlet ve milli bilincin yaratılması için, daha sonra da pazarın gereklilikleri için kullanıma sokulmuştu...]
[Grekçe krisis, kriz ve kritik'i birbirinden ayırmaz; her ikisi birbirine bağlıdır. Aristoteles'te krisis (yargıya varma) ve kratein (hükmetmek) bir insanın yurttaş olmasının şartlarındandır...]
[Yaşadığımız hayatın pazar ilişkilerine ayarlanmış toplumsal düzeni, bu düzenin idare edilmesini üstlenmiş sözde-demokratik mekanizmaların gerçekliği, neye mal olursa olsun güya en iyi hayatı amaçlayan bizler için yeteri kadar trajik olmadığından, giderek globalleşen bir dünya için yeni fırsatlar yaratan her gelişmeye alkış tutuyor, bu sürecin içerisinde egemenin yararına olmak üzere sömürülenin, baskı altında tutulan ve yoksul bırakılanın da global bir kitle olarak hizaya getirildiğini görmezden geliyoruz...]
Ahmet Çiğdem,
Bir İmkan Olarak Modernite, Weber ve Habermas, 2004, İletişim
3 yorum:
Parantez icine aldiginiz cumlenin tek bir cumle oldugunu, koydugunuz noktalama isaretlerinden varsayarak;
Tek bir cumleyi olusturan ve ardarda dizilmis kavramlarin bir kismini (cumlede belirme sirasina gore) yaziyorum:
Yasam
Hayat
Ayar
Toplum
Duzen
İdare
Mekanizma
Gerceklik
Amac
Egemen
Baski
Kitle
Bu cumle korkunc, hic bir sey anlasilmiyor, icinde cok agir kavramlar var. Anlasilmayan bir cumle neye yarar? Okuyanin kafa yormaya tesvik edilmesine mi? Bu cumle kafami agritiyor.
80'den önce gazetelerdeki yazıları sizin yönteminizle elemeye tabi tutulup sonra idam edilen yazarlar da yaşadı bu topraklarda.
Korkunç bulduğunuz cümle aşağıda belirttiğim gibi yazarına ait.
Fakat öyle olmasa bile aslolan sizin güzel kafanızın yorulmaması elbette.
Neden böyle korkunç kavramlar kullanan insanları okuyup narin kafanızı ağrıtıyorsunuz merak ettim.
Dışarıda sizin seçimlerinize göre akacak bir hayat sizi bekliyor. Misal Layla olur, F1 yarışları olur, tango ve samba dansları olur. Kafanıza göre...
yav abla,
affedersin kafana sıçayım senin lan, hahaha.
Yorum Gönder